REKLAM
TanyeIi
PROFIL   RESIMLER   BLOGLAR   MISAFIR DEFTERI   ARKADASLAR   FAVORILER   VIDEOLAR  
 


Gosterilen 82 - 90 arasi, toplam 95 Blog mevcut.


<< Ilk  < Onceki | Sayfa:  7 | 8 | 9 | 10 | 11 | Ileri >  Son >>


Ve ismimce giderim
Gönderme zamanı 01/19/2010 15:58:51

İsmimce esirim hasretine

Ölüm bile mani değil sevmeme

Ancak bir nefes tutsağıyım

İsmimce yaşarım ben sende

ve ismimce giderim böyle ölüme

 

Etiketler: Tanyeli


Bu kadar üstüme gelmeyin
Gönderme zamanı 01/19/2010 15:51:59

Uzak Dur
Gönderme zamanı 01/19/2010 15:50:15

Kaç git uzak dur benden

Koş intikamını alırım senden

 

Susma alınmam söylediğinden

Etiketler: Tanyeli


Ve ağlamaktan korkma gözüm!..
Gönderme zamanı 01/19/2010 15:47:50

Gözyaşım,

Dizeler güzeli dedim sana inci inci, ve güzeller incisi koydum adını dizi dizi… Yabanlara gönderdiğimsin hem akın akın, hem canımı verdiğimsin uzak yakın… Sevgilinin geleceği yolları sulayıp süpürmek için sakladım seni… Kirpiklerimi süpürge ettim; sultanlar ayağına düşürmek için tuttum ve bırakmadım seni.

Gözyaşım,

Bütün boşluklarını sen doldurdun ömrümün… Söylenmedik sözler yerine sen vardın yanımda. Sevdaya dair yeminlerden sonra sen vardın. Hep sen vardın...

* * *

Bir gözyaşı, gül mevsiminde güle karşı akarsa aşk olur adı; sevgiyi damıtır en derin yerinden. Suçlardan sonra tenha gecelerde akarsa tevbedir tadı; gönülleri arıtır en kara kirinden. Madem ki gözyaşı bir kutlu demdir, elbette bir erdemdir.

Şaire unuttuğu mısrayı bir gözyaşı hatırlatır. Toplasan gözyaşlarını âşıkın, dalgalı bir deniz olur; süzülürken bağrından, yakar geçer iz olur. Yalnız doğar gibi her insan, yalnız akar her damla ve yağmur yağmur gözyaşıyla ıslanır nisan..

Gözyaşı ki, kişinin kendisiyle kavgasının sonunda akarsa tomur tomur mercandır; ve eğer pişmanlıklarla tartılırsa mübarek bir heyecandır.

Tohumu eken bilir Göz yaşın döken bilir

Gül kadrin diken değil Çileyi çeken bilir...

* * *

Ve ağlamaktan korkma gözüm!..

Etiketler: Tanyeli


Uykuya İhtiyacım Var...
Gönderme zamanı 01/19/2010 13:19:38
Gözlerim tanrıma kapanıyo....
Yorgunum....
Yatağına uzanmıs ve boynundan öpülmüş gibi mayıştım hayatta...
Kokun üzerimde...
Yeni doğan bebek kokusu gibi...
Kendimi yitirdim gecenin içinde..
Sessizliğe bulandı bütün melekler...
Tanrılar yarattım hayallerime inansınlar diye...
Kokunun anlamsızlığı üzerimde...
Yıkadılar bedenimi...
Soğuk sulu dusta bedenimi ovalamanla eş değerde saflığın...
YALAN..
Artık yalan kokuyorum...
Melekler düşüyor yatağıma..
İsterdimki lambamın etrafında uçuşsunlar bende izliyim..
YALNIZIM
sonra gittilr..
Tanrılar beni terketti..
Korkuyla sevişen hayallerimi yitirdim
Büyüdüm..
Aradım kendimi ..
Hiç doğamamısım..
Küçük bi kızın tecavüze ugrayan bedenine saklanmısım...
Nefesim bekaretini yitirdiğindeyse küçük kızı içime alıp ona hayat vermişim...
UYKUYA İHTİYACIM VAR SANIRIM
Küçük kız ruya gormek istiyo...
O adamı astığı salıncakta sallanmak istiyo...
Kokusu bebek..
Tadı masumkızın yasadıklarına nefreti buyur ve butun tanrıları kendisi öldürür...
Aradığım o'mu bilmiyorum..
Ama kızımın kokusu aynı benim kokumdu..
Kan ve Bebek kokusu karışımı...
.................................................. ....
.................................................. ....
Hayatın geçmiş tadı burnumda tütüyor.. Bir paça ÖLÜME ihtiyacım var.. .. ..


Etiketler: Tanyeli


Ne Giysek Yakışmıyor, Hüzünden Başka.!
Gönderme zamanı 01/19/2010 13:16:15


Yüzümüzü sulara bıraktık
Ne Giysek Yakışmıyor Hüzünden Başka hayallerimizi sıvası dökülmüş duvarlara
sardıkça yangınlar içimizi
yoksul bir yaşamın cenderesinde
yaralarımız üşüdü...
Önce miydi sonra mıydı
kar mıydı?
yağmur muydu?
bilemedik?
üşüdükçe içimize çöktü sis...



Hep sancısını çektik kahreden hayatın
ne giysek yakışmıyor hüzünden başka
eğilip bakmaya korktuğumuz
sahipsiz mezarlara döndü içimiz.
her akşam tanımadığımız bir hicran
görmediğimiz bir ıstırap çaldı kapımızı...



Kalbimizi bir vefasız
ömrümüzü bir hayırsız aldı
hayatın çıkmazında hep teselli aradık
buruk gülümsemeler dindirebilir mi hüznü ah! Can?



kime ne verebiliriz ki
gönül mü?
ömür mü?
can mı?
mal mı?
yok yok yüreğimizden başka servetimiz



Her baktığımız göz yuttu gönlümüzü
hançerini sapladı her tuttuğumuz el
hangi adaya sığınsak ihanet kokuyor.
nereye gidebiliriz ki ah! Can
yüreğimizden başka
sokaklar çıkmaz sokak ömrümüzde
kahretsin...



Çıktığımız her yolculukta
düştüğümüz her kalabalıkta
ıssız bir kıyıda üşüdü ömrümüz
yetim bir ruh nemli gözlerle
her gece sarılıp bir hayale
yalnızlığımızı alıp bastık bağrımıza...



kırgındık mevsimlerin koynunda yaralıydık
acılarla yattık acılarla kalktık
bir ömür acılara acılar kattık



kurudu gözpınarlarımız
karanlığı siper edip gözlerimize
yüreğimizle ağladık.



Kimsesiz bir çocuğun yüreğine çizip resimlerimizi
kayıp mezarlara gömdük
yüzümüze siper ettiğimiz gülüşleri
ve yükleyip sevdalı bir kuşun kanadına anılarımızı
ardında el açıp aşka ve acıya ağladık...

Hep yüreğimizde saklı tuttuk sevgimizi
gözlerimizde yüzümüzün hüznünde saklı tuttuk...
gökyüzünü doldurup soluğumuza
isyanımızı kilometrelere zincirleyip
kayıp bir vadide idam ettik geçmişimizi...



Gidenler dönmedi ah! Can
solgun bir güz bahçesi renginde
boynu bükülü gelincikler gibi kaldık
yaralı uçurumları birer birer koşarak
boş yere yollara baktık türküler yaktık
kurudu gözpınarlarımız yüreğimizle ağladık.



Yaralı bir ülkeyiz şimdi terkedilmiş bir şehir
nehir nehir acılar damlıyor bedenimize
önümüzde dağ dağ uçurumlar
ardımızda ölümün ayak sesleri
nasılda acıyor hayatımız ahh! Can



Gurbet ki kahreden yanımız
acılara gömdüğümüz isyanımız
derdimizi kime nasıl anlatırız
kimimiz var ki
lime lime yüreğimiz
ilmik ilmik gözyaşlarımızdan başka…



Hasret ki göçmen kuşların kanadında taşıdığı
gamdan bir dağ gibi oturmuş gözlerimize...
buruk gülümsemeler dindire bilir mi hüznü ah! Can?
kime ne anlatabiliriz ki
ağızdan çıkan her söz yaralıyor yüreğimizi....

Etiketler: Tanyeli


Sensizlik Bir Dildir
Gönderme zamanı 01/19/2010 13:12:47

Sensizlik Bir Dildir

Suskunluğun misafiri olmaktan haz alıyor yüreğim!

Musalla taşındaki cesedin suskunluğu kadar suskunum!

Konuşmalara küstüm! Gemilerim artık kendime yol alıyor.



Her zaman her yerde her istenileni anlatamıyorum.

Kime, neyi, nasıl ispatlayacaksın! o halde suskunluğun elini tutuyorum.

Merhem tutmaz öyle yaralarım var ki! Konuşamıyorum…

İçime atıp susuyorum.

Kurşun geçmez şartlanmış beyinlere söz geçiremiyorum.

Sayfalarca susuyorum.

Kelimelerimin dinlenmeye en çok muhtaç olduğu anlarda,

Beni anlayacak bana derman olacak birini aradığımda,

O çok (boş) konuşanlar kaçıyor.

Sokağımın gece yarısı suskunluğa terk edildiği gibi,

Bende yüreğimi suskunluğun kucağına bırakıyorum

Konuştuğum zaman mahkûm,

Sustuğum zaman zanlı muamelesi görüyorum.

Ne yapacaksın, kime gideceksin…

Anlamsız konuşmalardan kendime sığınıyorum

Zor olanı tercih ettim sustum…

Boğazıma dizilmiş sözcükleri söylemeden, haykıramadan, içime atarak…

Bir bilseler susan birinin gözlerinde çuvallar dolusu kelime olduğunu,

Ve yine bir bilseler söz tükenmişse en güzel cevabın susmak olduğunu…



Tarif edemediğim acıları,

Hayal kırıklıklarımı susuşlarımla örtüyorum.

Yüreğimin en ücra köşelerine inen zehirli oklardan

Canım çok yandı!

Konuşursam;

Kırmaktan, kırılmaktan

Gözyaşlarımı tutamamaktan

Kelimeleri yan yana getirememekten

Yaralı kelimeler sunmaktan korkuyorum.

Geri alınmayacak kelimeler adına; ağzımın sürgüsünü çektim!

Şuan boğazımda düğümlenen kelimeleri çarmıha germekle meşgulüm

Sustum…

Ben sustukça suskunluğumun üstüne düşman gibi sözcükler yağsa da

İncitseler de beni, artık vakit susma vaktidir

Korkup kaçtı,

Suçunu kabul etti,

Haksız olduğunu kabullendi diyecekler…

Desinler… Dudağım mühürlü!

Duygularım susuşlarımda saklı kalacak.

Yıllardır biriktirdiğim hiç kullanılmamış kelimelerimi

Devren satılığa çıkarıyorum. İlan verdim!

Alan olmazsa kalbimin morgunda biriktireceğim...



Sahi, her susan haksız mıdır?

Belki de her Suskunluğun arka planında ciltler dolusu anlamlar vardır.

Kim bilir!

Ve bir gün Söylenmemiş cümlelerimi zulama koyup gideceğim bu şehirden

Varsın kaçtı desinler…

Susacağım!

Derin denizleri her rüzgâr dalgalandıramaz…

Etiketler: Tanyeli


Neden bu kadar cok istiyor yüregim seni?
Gönderme zamanı 01/19/2010 13:05:45

Neden bu kadar cok istiyor yüregim seni?yüregim yine seni istiyor ve aci cekiyor, sensiz durmuyor…

Neden yüregime bu kadar aci cektiriyorsun gizliyaram, neden aci cektiriyorsun herkesten sakladigim yaram? neden gelmiyorsun? gelemiyorsun? neden geldiginde birakiyorum seni? yüregimin seni benden daha cok sevdigini biliyorum,ey yüregim,saltanatin hakim degil bedenimde…

Neden yüregim böylesine yasak bir aski sectin? yüregim,aptallasiyorsun..Yüregim, hic birakma o dünyalar tatlisini. Hadi gelsene yüregime? saatlerce, günlerce, bir ömür boyu ayrilma yüregimden..yüregim seni cok seviyor gizliyaram… Her gece seninle yatar seninle kalkar yüregim, her dakika sen gelecekmissin gibi bekliyor seni yüregim, yüregim sana asik? yüregim seninle.

Herseyi bos verseydim yüregimi dinleseydim, seni böylesine cok seven yüregimi…Birak onu yüregim,uzaklardaki sevgime kavusamiyacagimi bile bile sevmeye devam etme derdim…ey cikmaz sokaga giren yüregim ne yapiyorsun diye hesap bile soramiyorum sana,sorsam nafile sen onu her daim seviceksin biliyorum… Düsündükce seviyorsun, sevdikce düsünüyor, düsündükce beni bitiriyorsun. ya cek git bedenimden yada ona git yüregim. sen birlessen onunla bedenimde bundan faydalanacak, ama sen bedenimden daha korkaksin yüregim.Sevdigini baskasina bile bile verecek kadar…..

Etiketler: Tanyeli


Bilmem ki ne derler sana...
Gönderme zamanı 01/19/2010 12:52:52



Kendini kendi düşlerinden kovana cesur mu derler?
Önceden Rabbine yalvardığına beddua edene pak mı derler?


Bilmem ki ne derler, bir gecede yakıp yağmaladığın çocuk yüzlü sevdaya.
Bilmem ki neden derler hâlâ, zaman merhem olur sızlayan ruhuna.


Dudaklarıma hayran iken cesedime tahammülü kalmamış benliğine ne öğüt verirler?
Kirpiklerinin namlusunda kırdığın kalemimle yarım kalmış hikaye tamamlanır mı derler.
Önceden şiirler yazdığına, beş harfi bile çok görene sadık mı derler?


Bilmem ki ne derler, ahını aldığın gözü morlu maktüle.
Bilmem ki neden derler hâlâ, sen sana eksiktin , o fazlaydı kendisine.


Bi'kahramanı kukla eden hüznün tınısı kulağıma neyi fısıldar?
Sıçrayıp durduğun gri bulutlara hangi fırtınayla gidiyorsun mu derler.
Önceden öpüp kokladığına körkütük yara bere salana aferim mi derler?


Bilmem ki ne derler sana...
Bilmem ki neden derler hâlâ, seni bana...

Etiketler: Tanyeli




<< Ilk  < Onceki | Sayfa:  7 | 8 | 9 | 10 | 11 | Ileri >  Son >>



*** SanalKahve.com 2008-2023 ***